top of page

Bornova Misketi ile Duygusal Bir Tadım Yolculuğu

Yer: Arsin Sanat Atölye &Art Cafe / Ulamış, Seferihisar, İzmir

Tarih: 12.07.2025

Şarap: Şatomet Bornova Misketi '24 / MMG Şarapçılık / Urla, İzmir

ree

Bir ilham perisinin koluna girip düşle gerçek arasında yol alırken


Duygusal mı, duyusal mı? Bir yazım hatası olmasın?


Bugüne kadar şarap tadımlarında beş duyu üzerine etraflıca odaklandık ve bu durum analitik tadımlarımızın vazgeçilmez bir parçası oldu. Ama her şey bu kadar mı? Size, nefes alan, yaşayan ve ömrünün sonunda aramızdan usulca ayrılan bir varlıktan bahsediyorum. Üstelik bu varlık, kendinden taşmak ve yaşamınıza karışmak isteyen bir öyküye dönüşmek istiyor. Bir kez öykünün topraklarına adım attınız mı, işte o zaman hayal gücünüzü nihayet devreye aldınız. Bundan sonra her şey duygusal olmak zorunda. Yani, yazım hatası yok, her şey öyküye dahil.


Şarap tadımı, içinde barındırdığı koku, aroma, tat ile birlikte dokunma, işitme, hatırlama gibi duyusal uyaranları da içeren katmanlı bir yolculuk. Şişenin içine sığdırılmış bir kartpostal ve onu var eden görünmez bir emekten bahsediyorum. Şişenin açılmasıyla yavaş yavaş hayatınıza katılıp bir parçanız hâline geliyor bu büyülü içki. Durup dinlemeniz, şarabın size anlattıklarını düşünmeniz gerek. Sesi mi? Bazen denizden gelen bir meltem kadar yumuşak ve ince, bazen de bir gök gürültüsü kadar heybetli olabilir. Onunla dostluk kurmak geceye özgü olduğu kadar gün ışığına da hitap edebilir. Bazen de ikindi vakti çıkılan bir tren yolculuğunda hissettirir. Siz trenin geniş pencerelerinden dışarıdaki manzarayı izlerken, dokunduğu hazlar uzanabildiğiniz düşler kadardır.

ree

İşte o gün, Arsin Sanat ile Şarap Koyusu iş birliğiyle bir düşü gerçekleştirmenin kutlaması adına yanımıza bir ilham perisi almıştık. Seferihisar Ulamış'ta hayata geçirdiğimiz Arsin Sanat Atölye ve Art Cafe'nin üçüncü yılında bize eşlik eden bu güzellik, 2024 rekolteli Urlalı Şatomet Bornova Misketi’ydi. Estetik sezgi ve yaratıcı zihnin bedenlenmiş hâli bir müz ile baş başa kalmanın heyecanı ve keyfiyle biz de bu kutlamaya duygusal bir tadım ekledik ve ilham perimizi baş misafir olarak konuk ettik.


Tadım atölyemizin katılımcıları adına kestiğimiz Gündüzdüşleri Mavi Tren Biletinin bir özelliği vardı; tek kişilik, bavulsuz ve tek yön bir bilet. Nereye mi gidiyor? Hayal ettiğiniz herhangi bir yere elbette, sınırlama yok. Yolculuk boyunca küçük yönlendirmelerle katılımcılarımızın duygularını uyandırmak ve düşlerinin içerden dışarıya taşması için alan açmak istedik. Semboller evreninde dolanırken, bilinçdışı oyunlarına; arzuyu kovalarken nostaljinin gözbebeklerine takıldık. Bir koluna misket takan herkes çok farklı duygu durumları yaşadı.


Asırlardan beri bu topraklarda nöbet tuttuğundan, Ege'nin havası, suyu ve aromatik zenginliği olmasından: bilge bir rehbere, kıpır kıpır ses tonu ve heyecanlı ruh hâliyle neşeli bir genç kadına, tazeliği ve canlılığıyla küçük bir kız çocuğuna, melodiler evreninde vücut bulup Sting’e dönüştü Şatomet Bornova Misketi.

 

ree

Misketin üzerindeki deniz etkisini yadsıyamayız; zira biz yolcular da trenden inip teknede denizle göğün maviliğiyle sonsuza karışırken bulduk kendimizi. Martıların arkasından gökyüzünde hava akımıyla süzüldüğümüz, gün batımını içimize çektiğimiz, yunuslarla denizin keyfini çıkardığımız; arkasına ormanları almış sakin bir kıyıda, ahşap, şirin bir aile evinde huzur bulduğumuz oldu.


Yoğunlaştığı bir anda ise çocukluk anıları ve özgürlük peşinde Alaska'ya kadar götürdü bizi. Trende kalanlarımız ise olgunluk dönemi eserlerinin peşinde bir hasat mevsimine doğru yol aldı. Düş treni bu, illa geçmişe gidecek değil ya... Bu yolculuk adına Misket’in koluna girenler coşku, neşe, mutluluk, huzur, heyecan, güven ve bilgelik hissettiler. Ayrılık vakti geldiğinde burukluk çöktü herkesin üstüne. Ayrılık bu, adı üstünde demeyin; buradaki sanki biraz saudade kavramına benzer bir duygulanımdı. Hiç gitmediğiniz bir yerde, hiç tanımadığınız bir kişiye veda etmek gibi tuhaf, düşle gerçeğin karıştığı melankolik yaşam izleği. Ya da zamanın tersine akmaması karşısındaki kabullenemeyiş: Bir insanı, bir şehri, bir aşkı, bir anı değil; onun bir daha asla aynı biçimde yaşanamayacağının özlemi.


Düşsel yolculuğun sonunda kiminin hafızasında kaldı misket, kimi söz aldı tekrar buluşmaya, kimi ise bir gülümsemenin içinde filizlenmesine izin verip yoluna devam etti.


Bir şarap nasıl olur da böylesi bir duygulanımı açığa çıkarır, diye düşünenler! Bu yolculuğu siz de deneyimlemek ister misiniz? Çünkü sözcüklerin hepsi size buradan ulaşamaz. Onları bu yazıda bir tekneye bindirdim belki, ama bu teknenin bir nehirde süzülmesi için buluşmamız gerek. Turumuz başka duraklarda, yeni öyküler ve benzersiz düşlerle doludizgin Rüyadünya’ya akan bir nehirde devam edecek.




🍇 Dipnot: Şatomet Bornova Misketi 2024 – Tadım Notları

Açık saman sarısı renkte, berrak. Burunda yaseminden portakal çiçeğine beyaz çiçeklerin akın ettiği notalara lime kabuğu, bergamot, beyaz şeftali eşlik ederken damakta aromatik yapı, narenciye aromaları parıltısıyla devam ediyor. Yüksek, tazeleyici bir asidite, orta gövde ve uzun bitişe sahip. Urla bağlarından gelen, tortusunda bekleyerek hafifçe olgun aromalar kazanmış ve asiditesi dengelenmiş yapıda. Gece hasadı şarabı olup sadece bağda kükürtleme yapılmış. %13 alkole sahip canlı, aromatik, neşeli – gün ışığını şişeye saklayan bir stilde. Boynunda bir madalyası da var: Turkish Wine Challenge (TWC) / 2025 Grand Gold.

 

ree

 

ree

 


bottom of page